Ticker

6/recent/ticker-posts

Ahmet Maranki - Basur-Hemoroid tedavisi için bitkisel çözümler

Basur-Hemoroid tedavisi için bitkisel çözümler
 Ahmet maranki   Basur-Hemoroid tedavisi için bazı bitkisel çözüm önerilerinde bulundu.

Basur-Hemoroid tedavisi için bitkisel çözümler

Basur (Hemoroid) , düz bağırsağın (rektum) ve anüsün çok rahatsızlık verici bir hastalığıdır. Düz bağırsağın içinde ya da anüsün dışında oluşabilir.

Şifalı bitkilerle içten ve dıştan yapılan tedavilerde genelde başar
ılı sonuçlar elde edilebiliyor. Fakat her şeyden önce, hastalığın kaynağının teşhis edilerek öncelikle tedavisi gerekmektedir.

Eğer bu temel tedavi görülmezse, basurlar hep yeniden oluşacaktır. Hastalığın sebebi kronik kabızlıktır. Hastalığın oluşmasındaki ikinci önemli sebep ise, karaciğer fonksiyon bozukluklarıdır. 

Ayrıca gebelik sürecinde alt karında kan dolaşımı yetersizliğinden, hareketsizlikten ya da şişmanlıktan da kaynaklanabilir.

Kan damarı duvarlarının kalıtımsal zayıflığı nedeniyle de basur memeleri oluşabilir. Bu memelerin patlaması durumunda açık kırmızı renkli kan görülür. Bu kanın basurdan kaynaklanıp kaynaklanmadığının bir uzman doktor tarafından mutlaka teşhis edilmesi gerekir.
Uzun süre oturulduğunda, oturulan bölgeye kan hücum eder. Bu durum, kabızlıkla birlikte basur oluşumuna sebep olur. Peki bu durum karsısında neler yapılmalıdır? 

Açık havada yürüyüş, yüzme veya hafif sporlar alt karın bölgesindeki kan dolaşımını arttırır. Bununla birlikte kabızlığa karşı da mutlaka önlemler alınmalıdır.

Buğday kepeği, keten tohumu unu, siyah ekmek, bal, bol miktarda sebze ve pirinç kabızlığı önlemede harikalar yaratabilir. Anüs kaslarının çalıştırılması da damarlarda birikmiş olan kanı dağıtabilir bunun için; Günde pek çok kere, anüs kaslarını birkaç saniye boyunca sıkınız ve bu hareketi en azından 20 kere tekrarlayınız.

Anüsün temizliğine özellikle dikkat edilmeli her dışkılamadan sonra anüs bol suyla yıkanıp yumuşak tuvalet kağıdı ile kurulanmalı. Soğuk suda oturma banyoları, mayıs papatyası ve atkuyruğu kaynama suyu ile hazırlanan soğuk oturma banyoları da çok rahatlatıcıdır.

Basurlar, özellikle karaciğer hastalıkları ile birlikte görüldüğünde, başka bir yönden incelenmelidirler. Örneğin siroz hastalığında olduğu gibi, karaciğerde kan birikimi oluştuğunda, kan basıncı bağırsaklara yönelir ve düz bağırsak damarları kanla dolarak şişer.

Kapı toplardamarında (vena portea) oluşan bu yüksek basınç sebebi ile anüs mukozası yüzeyinde veya anüs kanalı içinde basur memeleri meydana gelir. Hemoroid'ten kurtulmak isteyen kişi, bu durumun sebebini araştırmalı ve belki de kapı toplardamarında oluşan basıncın azaltılması yönünde araştırma ve çalışmalar yapmalıdır.

Bu konuda tabii ki bir uzman doktorun görüşünün alınması önemlidir. Uygulanacak olan tıbbi tedavi, basit bir yöntemle de desteklenebilir: Sabah ve akşam yemeklerinden önce 10–15 damla atkestanesi tentürü, biraz suya karıştırılarak alınır.

Kan birikimlerinin harekete geçirilmesi için, hindiba çayı günde 2-3 bardak tüketilebilir. Bölgesel tedavi olarak, meşe kabuğu ya da ceviz yaprağı kaynama suyu ile uygulanan lavmanlar ya da kompresler çok büyük rahatlamalar sağlayabilir, fakat bütün bunlardan önce bağırsakların mutlaka boşaltılması gerekir.

Başka bir tedavi biçimi ise uzun süre boyunca, gün aşırı değişimle, beyaz ballıbaba yaprağı, ahududu yaprağı ya da böğürtlen yaprağı çayından günde 2 bardak tüketilir. Ayrıca, uzun süreli kullanımlarda civanperçemi çayı da etkisini ispatlamıştır. 

Sorun sona erene kadar bu çay kürlerinin uygulanması yerinde olur.

Tuzlu suyla hazırlanan mayıs papatyası buğu banyosunun üstünde 10-15 dakika kadar oturduktan sonra, kantaron yağı emdirilmiş bir pamuk, büzgen kasın sonuna kadar ulaşmak üzere, anüsten içeri sokulur. Böylece, dışkılamada rahatlık sağlanmış ve olası mukoza çatlakları önlenmiş olur.

Anüse sürülebilecek veya kompresler yapılabilecek bir merhemi herkes hazırlayabilir: 

100 g içyağında 20g kurutulmuş çobançantası kısaca kızartılır ve serin bir yere kaldırılır. Ertesi gün yağ tekrar ısıtılır ve tülbentten geçirilerek süzülür. Buzdolabında saklanmalıdır.

Uzun süreli uygulamalar: 

Isırgan otu, ahududu veya böğürtlen yaprağı çayı, dönüşümlü olarak ve balla tatlandırılarak tüketilebilir.

Bolca çiçek balı tüketimi faydalı olur. Ya da hindiba, ısırgan otu, sinirli ot eşit karışımının çayı günde 3 bardak tüketilir ve aynı zamanda da atkuyruğu veya atkestanesi yaprağı oturma banyoları yapılabilir.

Yorum Gönder

0 Yorumlar